Çarşamba, Ekim 22

Damağımda Kalan..



Birkaç gündür İstanbul'dayım.İş görüşmelerim dışında evden pek çıkmıyorum.Haftasonu için kardeşim plan yapmıştı,gezdik tozduk yedik içtik.

Koca haftasonundan damağımda kalan tek tat,havuç-elma suyu oldu.O yormayan tadı,üstündeki köpüğü falan değildi,annem ve babamdı kalan..

Çok küçüktük,sokakta çamurdan çorbalar yaptığımız zamanlardı,evimizde her akşam meyvelerin suyu sıkılır,her akşam başka bir tatla beslerdi annemle babam bizi.Evin en vazgeçilmez öğesiydi narenciye sıkacağı..

Şimdi kocaman olduk,ne çamurdan çorbalarımız kaldı,ne evinde her akşam ayrı tatlar olan bir ailem.Her birimiz ayrı çatılar altında sabahlıyoruz artık.Annem ve babam ayrıldığında 23 yaşındaydım ama 3 yaşındaymışım gibi ağırdı yükü.Sanırım kaç yaşında olursak olalım hepimiz için aynıdır bu.

Öyle bir kalmış ki o tat hafızamda,bardaktan aldığım ilk yudumdan son yuduma kadar dibinde çocukluğumu gördüm sanki.Sakince içtim bitmesin diye.

Ve ben o meyvesuyu bittiğinde anladım ki annem-babamlı günlerimin tadı damağımda kalmış..



[Resimdeki bu tombiş benim] :)

Pazartesi, Ekim 20

Uluslar Arası Blog Dostluğu


Yaklaşık 1.5 yıldır blog yazıyorum.Kendimi bildim bileli de netteyim.Bir sürü insan tanıdım bu ekranın karşısında,birçoğu mükemmel yüreklere sahip insanlardı.Bu açıdan çok şanslıyım :)

Blog yazmaya başladığımdan bu yana kocaman bir aileye dahil olmuş gibiyim.Öyle çok blog yazarı var ki,ordan yada burdan bir şekilde karşılaşıyorsunuz ve görüyorsunuz ki onlarda sizden biri.Yazıları okurken bazen kahkahalarla gülüyorum,bazen hüzünleniyorum ve ağlıyorum bile.Kendimden çok fazla şey bulduğum yazılarda oluyor.

Bu ailede olmaktan sonsuz mutluluk ve gurur duyuyorum.


Güzel dostum Craft Woman;tüm dünyada yayılmaya devam eden ve blogları tanıtma amacı güden bu güzel ödülü bana göndermiş,çok mutlu oldum.Bende blog dostlarıma göndermek istedim.

Wilwarin Kelebek
Craft Woman
Aynen Böyle
Haydins
İşitme Kaybı
Moonsun
Decaf Latte
Goddess Artemis
Hanimish
Salıncakta İki Kişi
Kaldera Volkan
Pınar ALTUNTAŞ
Kelimelerin Soyağacı
Recep Hilmi TUFAN
Miray
Aslı Cadısı
Sakinimsi
Masqot
Pigmelerle Dans
Deniz Kızı
Çocukla Çocuk
Pucca
Zodyaktaki At Sineği
Haşim SOLMAZ
Lacheen

[Yazarken unuttuğum dostlarım varsa çok üzgünüm,çok dar bir vaktimde yazdım linkleri,lütfen hatırlatın hemen ekleyeyim]

Hepinizin yeri çok ayrı bende,burada varolmama sebepsiniz.

SİZLERİ ÇOK SEVİYORUM BLOG AİLEM!

Mesajınız Var!



En son ortaokul yıllarımda denemiştim etamin işlemeyi,çokta keyif almıştım ama artık gözlerim bu durumu kaldırabilirmi bilemiyorum :P

Bizde genelde başucuna komidin üzerine,aynaya yada buzdolabı üzerindeki post-itlere not bırakılır ama bu not bırakma şekline bayıldım,eli çabuk ve becerikli hanımlar için çok sevimli bir alternatif.Renkli bir etamin üzerine de olabilir bu çalışmanız.Devamı burada

Cuma, Ekim 17

Bardak bardak olalı..



..Böyle tasarımlar görmedi :))

Öyle sevdim ki bu melek bardağı,içime huzur verdi,hiç sevmiyor olmama rağmen Cappuchinolu halini bile beğendim :)) Bu arkadaşımız çok sevimli kupa tasarımları yapmış.Geçerken uğradım,sizde bir bakın ;)

Salı, Ekim 14

Yüreğimin Götürdüğü Yer



Hayat zaman zaman hepimizi sürükler ya bir yerlere,beni dahamı bir sürüklüyor nedir :) Oturup 25 yaşıma kadar olan hayatımı düşündükçe şaşıp kalıyorum.

Bazen kader diyorum,bazen mutlu oluyorum bunca yer gördüm bunca insan tanıdım diye,bazen de tek bir yerde kalsaymışım şimdi çabalamadan para kazanırdım diyorum.Düşüncelerim nereye bağlanırsa bağlansın,sonunda tebessüm edip geri dönüyorum hayatıma. :)

17 yaşımda öğretmen oldum,hem üniversite mezunu olup hem 17 yaşında nasıl öğretmen olunur kısmına çok girmeyeceğim,çünkü yıllarca herkese açıklamaktan öğğğ geldi :))

17 yaşımda öğretmen olduğumda,öğretmenler odasına ilk girişimde kapıyı çalmıştım :)) Bereket ki kimse duymadı.E daha 1 yıl olmamış lise den mezun olalı,şimdi öğretmenim :)6 yaşında 15 miniğim vardı,daha ben çocuktum,o nedenle sınıfta çok eğlenirdik :)

Sonra Ege'nin bir köyüne atandım ve hayatımda ilk kez köy havası solumanın verdiği karmaşa ile başbaşa kaldım.Yine yalnızdım,güvenipte kimseye kiraya vermedikleri için bir apartmanda tek başıma oturdum 2 yıl boyunca.Harika bir dere sınıfımın camının hemen önünden akıp gidiyordu,mest oluyordum izlerken.Bahçeye çıkarıyordum çocuklarımı(ki ben hiç öğrencim demem) bahçede inekler tavuklar biz oyun oynuyorduk :)

Hiç alışmadığım bir ortamdı ama çocuklarımı,o doğal güzelliği ve velilerimin her hafta tazecik getirdiği gözlemelerinin tadını asla unutmuyorum.Hepsini çok özlüyorum.

Sonra devlet okullarında çok fazla ilerleyemeyeceğime karar verdim ve ayrıldım devletten.İnsanlar hala bunu duyunca 'inanamıyorum sanaa' gibisinden yüzüme bakar :)
Ama hiç pişman olmadım,çünkü benim ideallerim vardı mutlu olamayacaktım.

İstanbul'a yerleştim,yine yalnızdım,ailemden uzaktım.Ama bir idealim vardı başarmalıydım.özel bir kolejde öğretmenliğe başladım yeniden.Bu kez çocuklarım 4 yaşında miniklerdi.İşte bu dönemimde beşiz çocukta doğursam aynı anda bakabilecek kapasiteye sahip olduğumu keşfettim :) 4 Yaşında 20 öğrencimi aynı anda yedirip,aynı anda uyuturdum.O yaş gurubunu az çok bilirsiniz arkanızı dönmeye gelmez.Ya birbirlerinin kollarına saat(!) yaparlar,yada biri mutlaka düşer.Saolsun yardımcı öğretmenlerim vardı ama her biriyle ilgilenmek istediğim için hiç oturmadan çalışırdım.

Şöyle bir manzara düşünün,birini ayağımda sallıyorum,biri kollarımda,birinin ayakkabısını bağlıyorum,biri saçımla oynamadan uyumadığı için,başım onun yatağında :)) Tabii okul bunların hiçbirini benden beklemiyordu ama ben öğretmenliği beceremiyorum sanırım,direk anne moduna giriyorum. :) Daha korkuncu bu manzarayı herkes netten online izleyebiliyordu :) Rezalet!

Öğretmenlik yaşamıma bir anaokulunda bir süre yöneticilik yaparak noktayı koydum.Bu işte ki mutlu son buydu işte,sadece idareci olabiliyordunuz,yada okul sahibesi.Ben ulaşmıştım ve ayrıldım.

Bıraktım öğretmenliği..

Hayatımın o 4 yılına ait herşeyini çok severek hatırlıyorum.Elbette yalnız başına ayaklarının üstünde durmanın verdiği sorunları yaşadım ama beyin öyle güzel ki hatırlamakta bile zorlanıyorum :)

Sevgili velilerim,miniklerim,renkli boya kalemlerim,oyun hamurum ve karşılıksız seven minik yürekler;

Hepinizi çok sevdim ve seviyorum.Hep özleyeceğim. :)

[Çok uzatıp sizleri sıkmak istemedim ama hayatın beni sürüklediği hikayeleri sonra paylaşmaya devam edeceğim] :)
Fotoğraflar kolej miniklerimden


En üst resimdeki turuncu-krem giysili mavi gözlü erkek çocuğunu,Uras'ı arıyorum yıllardır.Muhtemelen Bursa'da bu sayfayı okuyupta tanıyorum diyen varsa lütfen bana ulaşsın.

Cuma, Ekim 10

Bir dekorasyon önerisi de benden!



Evinde farklı bir soluk arayanlar için güzel olabileceğini düşündüğüm bu çalışmayı bu arkadaşım yapmış.Krem peynir kutusundan takı kutusu tarzı birşey yapmayı da denemiş ama bence birşeye benzememiş (umarım Türkçe bilmiyordur) :))

Eğer bana hoş göründü denerim derseniz,bu fikir hiçte fena değil. ;)Beğendiğiniz büyük ebatta bir resmi yada posteri de bu tarzda küçük parçalara bölerek bir bütün oluşturabilirsiniz,bu da benim nacizane fikrim :)


Perşembe, Ekim 9

Huzursuz bacak!



Nihayet gece uykumun ortasında 'kalk beni hareket ettir','beni gezdir canım sıkılıyor' diyen bacağımın derdini buldum.O bir huzursuz bacak sendromu hastası.Çok fazla kişinin yaşıyor olduğunu bilmek rahatlatsa da bazen geceler kabus olmaya devam ediyor.Bu sendrom başladığı zaman bacağım mümkün değil beni uyutmuyor,kalkıp dolaşıyoruz :))

Eğer sizinde gece bacaklarınızda isimlendiremediğiniz bir his oluyor ve uykunuzu bölüyorsa bu videoyu ve devamında teşhis tedavi sürecini izlemenizi tavsiye ederim.Hadi biz bacağımla gezmeye gidiyoruz,size iyi seyirler :))



Resim kaynak-uyku.com.tr

Cumartesi, Ekim 4

Diyetçiler? =)





Ramazan Diyet Grubumuz?

Sizi unuttum sanarak derin bir 'oooh' çektiniz değilmii? :) Ama unutmadım.Acaba kilolarımız ne durumda merak ediyorum.


Beni sorarsanız (sormazsınız diye umuyorum ama kesin soracaksınız) ben yalnızca 1 kg verebildim :) Oldukça dikkatli ve az yedim ama yinede ancak 1 kg verebildim.Bunun yanında 2 hafta boyunca her akşam egzersiz yaptım.Uykumda gelse,yorgunluktan ölsemde bırakmadım ve bol su içtim.1 kg vermişte olsam vücudum inanılmaz sıkılaştı ve gram selülit kalmadı.Bacak karın kalça bölgeleri için şiddetle tavsiye ediyorum.Video bir derginin armağanı olduğu için sanıyorum nette yok,o nedenle sevvalelifsolmaz@gmail.com adresinden bana ulaşan arkadaşlara mail olarak gönderebilirim sanırım (Video oldukça büyük o nedenle buraya eklenmedi).Kesinlikle yılmayın,bu egzersizleri 2 hafta düzenli olarak yapın.

Başlarda acı,ağrı sızı olsa da egzersiz bitiminde kuş gibi hafif oluyorsunuz.Bol su içmeyide kesinlikle unutmayın ;)

Kilo listemizi yeniden ekliyor ve yorumlarda ulaştığınız kiloyu bekliyorum.

İsimsiz Hedef-> 60 Kg
Zeynep Hedef->71 Kg
Nurcan Hedef-> 65 Kg
Aras Hedef-> 57 Kg
Mustafa ÖZTÜRK Hedef-> 72 Kg
Telepati Hedef-> 77 Kg
KalderaVolkan Hedef->51 Kg

Sevgiler


 

blogger templates | Make Money Online